Suyun insan bedenine olan olumlu etkileri fizyoterapistlerce bilinmekte ve yıllardır su terapisi bedensel engelli insanlar üzerinde uygulanmaktadır. Bununla beraber son yıllarda scuba dalışının insan bedeninde ve zihninde yarattığı olumlu etki sebebi ile engelli bireyler bu spora kazandırılmaktadır. 

Dünya Sağlık Örgütü’nün (World Health Organization – WHO) verilerine göre Dünya popülasyonunun yaklaşık %15’i doğuştan veya sonradan oluşan bir fiziksel engele sahiptir. Ne yazık ki bu engeller onları bazı sosyal aktiviteler ve spor dallarında geri de bıraksada; dalış sporu bu aktivitelerden biri değildir. Günümüzde dünyada pek çok dalış organizasyonu engelli vatandaşlar için eğitimler düzenlemekte; ülkemizde ise bu eğitimler yavaş yavaş popülaritesini arttırmış ancak ne yazık ki istenilen seviyeye gelememiştir.

Ülkemizde bir süredir Almanya menşeili bir organizasyon olan IDDA (International Disabled Divers Association – Uluslararası Engelli Dalıcılar Birliği) ve İsveç kökenli IAHD (International Association for Handicaped Divers – Uluslararası Engelli Dalış Sistemi) faaliyet göstermektedir. Her geçen gün eğitmen sayısı artan bu faaliyetlerden, IDDA’nın dalış eğitmenlerinin adreslerine buradan, IAHD’nin dalış eğitmenlerinin adresine ise bu linkten ulaşabilirsiniz.

Neden Scuba?

Scuba dalışı pek çok engelli arkadaşımız için inanılmaz bir deneyim olabilir. Karada yaşadıkları sınırlamalardan sıyrılmış, ağırlıksız hissettikleri bir ortamda, orta sularda özgürlüğü deneyimlemek onlar için özgüveni arttıran, rahatlatan ve mutluluk veren bir tecrübe olacaktır. Ayrıca eşli bir spor olması sebebi ile sosyalleşmeyi ve bütünleşmeyi sağlayan bir faaliyet olmasının yanı sıra kişinin kas dokusunu geliştiren, kondisyonu ve koordinasyon arttıran, bireysel hareketleri ve vücut fonksiyonlarının gelişmesine yardımcı olan bir spordur.

Dalış sporu ile ilgili en güzel noktalardan bir diğeri ise bu dalışı yapan her türlü insanın eşit şartlar altında olmasıdır. Kişinin engelinin olması veya olmaması suyun altında negatif veya pozitif bir etki yapmaz. Aktif bir sporcu bile suyun altına girdiğinde engelli bir arkadaşımızdan daha çok adaptasyon ve öğrenme güçlüğü çekebilir. Bugün sadece engelli kişileri değil, yüzme korkusu olanları veya pek çok tramvatik durum yaşamış kişileri dalış yaparken ve onları engelleyen bütün problemleri adım adım aşarken görmek mümkündür.

Sonuç olarak bilinmesi gereken en önemli şey dalışın engellerin dışında kalan, özgür bir spor olduğudur. Bu sporu yapmak ve ilerlemek teorilere hakimiyet ve pratikle ölçülür; asla fiziksel özellikler ile değil. Bunun bilincinde olan ve bu sporu severek yapan herkes başarılı olabilir. Ülkemizde de engelli dalışlarının ve eğitimlerinin yaygınlaşması dileğiyle…

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu girin!
Lütfen adınızı buraya girin